3 Haziran 2016 Cuma

HEP O ŞARKI

Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun "Hep o şarkı" adlı kitabını okudum. Kitap Münire'nin Cemil Bey'e aşkını anlatıyor kısaca. Kitapta ki en güzel şey eski zamanda geçtiği için Münire'nin Cemil Bey'e aşkını çok güzel ve kibar anlatması. Eski türk yazarların kitaplarını çok okumadığım için kitapta 1900'lü yılların İstanbul'da yaşayan nezih bir ailesini ve yaşantılarına gördüm. Ne kadar o tarihte yaşananları bilsemde normal bir günün nasıl geçtiğini bilmiyoruz. Böyle kitaplarda da bunları öğreniyorum insan mutlu oluyor çokta eski olmayan kendi tarihine ait görülmemiş konuşmaları ve davranışları okuyunca. 

1 Haziran 2016 Çarşamba

Yalan Dünya

İlk gündem alıştığımız emektar dünya,
Anne yüzünde,dost yüzünde evlat yüzünde.
Her sabah başlayan şeye doyamadık,
Düşümüz ,gerçeğimiz ne varsa yeryüzünde.

Gökyüzü belledik şu ürperen maviliği,
Başımız darda kalınca el açtığımız yer.
Gökyüzüdür avutan akıllıyı deliyi,
Gökyüzünde bulutlar,uçurtmalar,ümitler.

Her mevsimiyle insanı ayrı ayrı saran 
Bunca güzelliği nasıl koyup gideceğiz?
Yaman çalacak çalmayası saat,yaman
Geçmiş ola bir kez yumuldu mu gözler.

                              Cahit Sıtkı TARANCI


      Beni en etkileyen cümle "Her sabah başlayan şeye doyamadık"oldu. Çünkü insan bir süre sonra aynı şeylerden sıkılır bu ne olursa olsun ne kadar sıkılmam desede. Peki biz niye yaşamaya doyamıyoruz. Hayat ne kadar sıkıntılı dertli bir yer olmasına rağmen yaşamak istiyoruz. Belkide hayal ettiğimiz yapmak istediğimiz şeyleri gerçekleştiremediğimiz onları bir gün gerçekleştirmek umuduyla yaşadığımız için doyamıyoruz galiba. Ve çoğu insan hayalleri için çabalamadan yaşıyor sonuçta hiçbir şey olmayıncada hayat kötü diyor(Hayat kötü değil onu kötü yapan bizleriz.). Ve burda yine şairin bu mısrasına geliyoruz "Gökyüzünde bulutlar ,uçurtmalar,ümitler."Acaba bütün hayallerini gerçekleştiren biri ölmek ister mi? Bence istemez